8 Aralık 2018 Cumartesi

, , ,

Bembeyaz Bir Kedi Yavrusu


Kırmızı sandalyelerde karşılıklı oturuyorduk. Her ne kadar yalnızlık sevilse de arada bir insan sesi duymak istiyor insan. Güneşli ılık bir gündü, bu tatlı bahar havasını kaçırmayalım deyip, evin önüne taşımıştık sandalyeleri. çay içip hem geleni geçeni seyrediyor hem de havadan sudan konuşuyorduk.

Laf lafı açtı, ufaktan ufaktan kazan kaynamaya başladı, ilkin minik ve zararsız dedikodular sonradan daha büyüklerin yolunu açtı. Böyle böyle konuşurken birden başını önüne eğerek suskunluğa gömüldü, şaşırdım, ne olduğunu sordum, 'anlatmamam lazım ama içimde büyük bir dert oldu' dedi sessizce. Şaşırdım, garipsedim, bana anlatmaması gereken şey ne olabilirdi ki, kendi halinde, bir başına yaşayıp giden bir insandım, kendisi dışında bir arkadaşım da yoktu doğrusu, bayağı da meraklanmıştım, üsteledim.

Dayanamadı anlatmaya başladı;"Şey hani biliyorsun, ikimizin de çok yakından tanıdığı bir zat vardı, hatırlamaman mümkün değil, çok çok üzmüştü seni, haftalar boyu yataktan çıkmadığını hatırlıyorum, sakinleştirememiştik bir türlü seni. Bildin değil mi, hah tamam o işte. Nasıl anlatsam, kafayı oynatmış kadın, 'bana büyü yaptı' o deyip duruyormuş senin için. Orada burada anlattığına göre, gece birileri saçını çekerek uyandırıyormuş onu, sabahları yerlerde kopuk saç telleri oluyormuş. Üst dudağı durup dururken şişmiş ve tam bir maymuna dönmüş, yüzünde benek benek garip şekilli benler çıkmış. Sırtında ibranice bir yazı belirmiş, ne olduğunu kimse çözememiş. Böyle işte, şimdi o ve çevresi senin garip bir kara büyücü olduğunu düşünüyor ve dedikodular bu mahalleye kadar geldi", deyip sustu, elindeki çay bardağı ile oynamaya başladı.

İçimde, o konuşurken büyümeye başlayan koskocaman karanlığı bastırmaya çalışıyordum, dudaklarımı araladım ama konuşamadım. Başımı önüme eğip birden ona kadar saydım, içimdeki kara güç büyüdü, büyüdü, büyüdü ve yok oldu. Bu esnada, belli belirsiz bir güneş doğdu kalbime. Hafifçe gülümseyerek başımı kaldırdım, karşımda bir insan değil, tatlı mı tatlı minnoş, bembeyaz bir kedi yavrusu vardı ve var gücüyle miyavlıyordu. Sinirlerime hakim olamayıp bastım kahkahayı. Bir an için eve götürmek istesem de sonrasında, sinirlerim geçince gene gereksiz ve boş konuşan bir insana döner diye bıraktım orada.

Esindaş

0 yorum:

Yorum Gönder